Tunç Soyer: “Geleceğin Türkiye’sini kadın erkek yan yana inşa etmeye başlıyoruz. Bunun olabilmesi için öncelikle kadınlara bir özür borcumuz var”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer; “Bugün geleceğin Türkiye’sini el ele omuz omuza inşa etmeye başlıyoruz. Bunun olabilmesi için önce kadınlara bir özür borçluyuz. Bedensel gücümüzü şiddet kaynağına dönüştürdüğümüz için… Kadınları tahakküm altına almaya kalktığımız için. .. Çünkü onlar adına hükümler veriyoruz ve onları temel haklarından mahrum bırakıyoruz. … Biz erkekler, her şeyden önce kadınlara, tarihin ve çocuklarımızın önünde bir özür borçluyuz” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, bugün; İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2. Yüzyıl İktisat Kongresi hazırlıklarına paralel olarak düzenleyeceği forumların ilki olan “Kadın ve Ekonomi Kongresi”nin açılış konuşmasını yaptı. Soyer dedi ki:
“MEDENİYETİN GELİŞİMİ MATRİK TOPLUMLARDA BAŞLADI: Cumhuriyetin ilanından tam bir asır sonra, adını Amazon kraliçesi Smyrna’dan alan şehrimizde, İktisat Kongresi’ne ev sahipliği yapmanın tarifsiz haz ve gururu içindeyim. 2. Yüzyılın İktisat Kongresi, geleceğin Türkiye’sini inşa etme yolunda bu şehirden atılan en büyük adımdır. Medeniyetin gelişimi eşitlikçi, anaerkil toplumlarda başlamıştır.
BU TOPRAKLARDA DEMOKRASİNİN GELİŞMESİ BU EŞİTLİĞİN SONUCUDUR: Bu nedenle Anadolu yeniliklerin doğduğu ve insan uygarlığına yön verdiği bir yerdir. Bu uygarlık tarımı, yerleşik yaşamı, sanatları ve zanaatları içerir. Paradan ticarete, spordan bilime tüm bu yenilikler Anadolu’da binlerce yıldır kadın ve erkek arasındaki eşitlik ve çeşitliliğin eseridir. Bu topraklarda demokrasinin gelişmesi bu eşitlik ve çeşitliliğin sonucudur. Tıpkı doğada olduğu gibi. Biyoçeşitlilik doğayı güzelleştirdiği gibi, insan toplumlarını zenginleştiren de çeşitliliktir.
GELECEĞİN TÜRKİYE’SİNİN İNŞASINA KADIN ERKEK TARAFINDAN BAŞLIYORUZ: Toplumlarda eşitlikçi ruh ve adalet ortadan kalktığında ve erkek egemen ruh dünyayı tekelleştirdiğinde; İşte o zaman medeniyetler doğuramaz, yeni eserler üretemez hale geldi. Kültürümüz ve üretimimiz kısır hale geldi. Türkiye de bu yıkımdan nasibini çok ağır bir şekilde aldı. İşte bu yüzden bugün, kadın erkek yan yana geleceğin Türkiye’sinin inşasına başlıyoruz.
KADINLARA RANDEVU ZORUNLU OLUYORUZ: Bunun mümkün olabilmesi için öncelikle hanımlara bir özür borçluyuz. Bedensel gücümüzü şiddet kaynağına dönüştürdüğümüz için… Kadınları tahakküm altına almaya kalktığımız için… Onlar adına hükümler verip temel haklarından mahrum bıraktığımız için… Biz erkekler, her şeyden önce kadınlara bir özür borçluyuz. tarihin ve çocuklarımızın varlığı. Bu özrün bir göstergesi olarak sabah oturumlarında belirtilen yüzde 50 erkek kotasını kabul ettiğimizi buradan duyurmak isterim. Aslında bunu başarmak için İzmir Büyükşehir Belediyesi’ndeki üst düzey yöneticilerimiz nezdinde uzun süredir çalışıyoruz. Bunda kısmen de olsa başarılı olduğumuzu ifade etmek isterim.
KADINLAR KONGRESİNDEN 100 YIL SONRA…: Daha uygun bir gelecek inşa etmenin ilk adımı bu özrü tarihe büyük harflerle kazımaktır. Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün de katılımıyla 2 Şubat 1923’te gerçekleşen Hanımlar Kongresi’nden yüz yıl sonra bugün tam da bunu gerçekleştiriyoruz. Geleceğin inşasına yeniden birlikte, omuz omuza ve olması gerektiği gibi eşit olarak başlıyoruz.
EKONOMİK YAŞAM İMKANI KADIN OLMADAN MÜMKÜN DEĞİLDİR: Kadınların varlığı olmadan sağlıklı bir ekonomik hayat kuramayacağımızı biliyoruz. Derinleşen yoksulluğa, savaşlara, açlığa ve küresel krize asla kalıcı çareler bulamıyoruz.
YAŞAMAK İÇİN KADINLARIN ZİHNİNE İHTİYACIMIZ VAR: Çünkü pek çok felaket, bu eşsiz güzellikteki gezegeni yok eden erkek egemen sistemin sonucudur. Yaşamak için kadınların beyinlerine ihtiyacımız var. Şiddeti durdurmak, doğayı yaşamak, adaleti ve refahı artırmak ancak bu mümkün.
KADIN EKONOMİSİNE İHTİYACIMIZ VAR: Umudu örgütlemek için kadın ekonomisine ihtiyacımız var. Çağdaş iktisadın yeni tanımladığı paylaşım ekonomisi gibi kavramların Anadolu kadınları tarafından binlerce yıldır imece kültürüyle yaratıldığını çok iyi biliyoruz. ve var olmak için kadın vicdanına ihtiyacımız var. Artık öldürmeyen, kendi evladını ölüme göndermeyen bir medeniyetin temellerini atmakla mükellefiz.
VİCDAN, İNSANLARIN BİRBİRİ İÇİNDE YAŞAMASIDIR: Bugün kadınların eşitlik talebi için kadın erkek birlikte çalışmak zorundayız. Çünkü bir toplumda hakları ihlal edilenler kendilerini savunmaya zorlanırlarsa vicdanlar gider. Orada, umut tamamen gitti. Çünkü vicdan, bir kişinin diğerindeki hayatıdır. Vicdan, insan olmanın en büyük erdemidir.
KADIN OLMAZSA HEPİMİZ YARIMIZ: Biz, hepimiz… Hanımefendi yoksa sonsuza kadar bizim yarımız. Hayallerimiz yarım kaldı. Adaletimiz, demokrasimiz, özgürlüğümüz eksik. Doğamız ve geleceğimiz yarım… İnsanlığımız yarım. ve her zaman söylediğim gibi… Çocuklarımıza yarım bir gelecek bırakmayacağız:
YÜKSELEN BİR EKONOMİYİ CİNSİYET EŞİTLİĞİ ÜZERİNDEN BELİRLEMEYE ÇALIŞACAĞIZ: Bir asır önce Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri, özünde bir kadın duruşu olan bu buluşma ile mayalanmış ve sağlamlaştırılmıştır. Tam yüz yıl sonra aynı ruh ve kararlılıkla İzmir’de toplandık. Bu değerli toplantıda toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı bir ekonomiyi tanımlamaya çalışacağız. 21 Şubat’ta yapacağımız 2. Yüzyıl İktisat Kongresi’nin ana bildirisiyle bu irademizi dünyaya duyuracağız. 8 aylık kapsamlı bir sürece yayılan 2. Yüzyıl İktisat Kongresi’nde geleceğe iz bırakmak için büyük bir azimle çalıştık. . Kongrenin ilk aşamasını oluşturan paydaş toplantıları ile yola çıktık. Toplantılarımıza Türkiye’nin yedi bölgesinden 180’den fazla kurum katıldı. Başta DİSK, KESK, KÖY-KOOP ve TÜRKONFED olmak üzere bu toplantıyı mümkün kılan tüm kuruluşlara teşekkür ederim. Yapılan toplantılar sonucunda her biri yoğun bir çalışmanın ürünü olan 54 ilke ve 189 karar oluşturulmuştur.
TARİHİ TOPLANTIYA KALAN GÜNLER: Şimdi kongrenin ikinci aşamasına geçiyoruz… Bu aşamada uzman toplantılarında alınan bu kararları kavramsal ve akademik açıdan inceliyoruz. ardından 15-21 Şubat tarihlerinde ana kongremiz için tekrar İzmir’de buluşacağız. Bu tarihi buluşmaya sayılı günler kaldı.
BİR ŞEY DEĞİŞECEK, HER ŞEY DEĞİŞECEK: Kongremiz bu ülkenin geleceğine dair söyleyecek sözü olan, bir şeylerin ters gittiğini gören herkesin emeğine, düşüncesine ve katkılarına açık bir meydandır. 21 Şubat 2023 akşamı bu meydanda Türkiye’nin geleceğinde taraf olacak kararlarımızı tek tek açıklayacağız. Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olan kadınların bir asır önce bugün çıktıkları bu yolculukta emin adımlarla yürümeye devam edeceğiz… ve en çok da kadın hakları ve kadın hakları alanında çalışan temsilcilerimize, ülkemizi korudukları için emin adımlarla yürümeye devam edeceğiz. bugün burada olarak ve bu topluluğu büyüterek gelecek. minnettarlığımı ifade ediyorum. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Biz, hepimiz… Geleceğiz! Bir şeyler değişecek, her şey değişecek.”